29 Mart 2014 Cumartesi

Kitaplığımın yeni üyeleri (Mart 2014)

Kitap fuarı, sınavlar, okul vs..Yorucu bir ay oldu benim için :) Ama buna değdi.


Fuar ile sınavlarımın aynı tarihte olduğunu öğrendiğimde yüzümdeki PokerFace ifadesine engel olamadım. Bir kaç hafta önceden tekrarlara başladım. Fuarda çalışmayı çok istesem de sınavlarım yüzünden çalışamayacağımı biliyordum. O hırsla eksiklerimin çoğunun kapandığını fark ettim. vee güzel bir davet üzerine Pegasus Yayınları'nda işbaşı yaptım :)) Geçen sene Ephesus'ta çalışmıştım fakat bu sene eğlendiğim kadar eğlenmemiştim. Kitaplar, okurlar, Pegasus ailesi benim için en güzel fuarlardan biri oldu.


Bizim stand dışında fuar aslında o kadar güzel değildi :\ Çok az yayınevi gelmişti ve özellikle beklediğim bazı yayınlar gelmemişti. İndirimlerden bahsetmek istemiyorum bile -_- Nemesis ve Martı dışında indirimin ''İ'' si yoktu yayınevlerinde...

En Çok Ziyaret Ettiğim Standlar





28 Mart 2014 Cuma

RKBT 5. Gün || Jessica Sorensen "Ella ve Micha'nın Geleceği" || Yorum



YORUM
Bu sefer yoruma kapaktan mı başlasam, konudan mı başlasam karar veremedim. Sanırım kapaktan başlayacağım.:P Ella ve Micha'nın Sırrı kapağını çok sevmiştim. Bunu da çook sevdim ^_^ Özellikle rengine bayıldım.. Gerçi genelde Pena Yayınları'nın kapaklarını çok seviyorum.En sevdiğim kapak ''İlk Defa'' :)) Bakalım öyle mi kalacak yoksa değişecek mi :P 

İlk kitapta Ella ve Micha'dan bahsetmiştim. Yorumum için (tıktık) Hikayemiz kaldığı yerden devam ediyor. Ama itiraf etmeliyim ki ilk kitabı daha çok sevmiştim.Tabi bu kitabı sevmediğim anlamına gelmez. :) Ella'nın yaşadıkları hiç kolay değil ama sonuçta bunun sorumlusu Micha değil -_- Aslında Ella'ya da üzüldüm :\ Babasının durumu, abisi, annesinin ölümü... 

Ethan ve Lila'yı da unutmamak lazım. İtiraf etmek gerekirse bu kitapta Ella ve Micha'dansa Ethan ve Lila'yı daha çok sevdim. Üçüncü kitap onları anlatıyor ve sabırsızlıkla bekliyorum.

Bu güzel kitabın turunu bize verdikleri için Pena Yayınları'na çok teşekkürler :)


24 Mart 2014 Pazartesi

RKBT 1. Gün || Jessica Sorensen "Ella ve Micha'nın Sırrı" || Yorum ve Çekiliş



Yorumum

Fantastik ve New Adult en sevdiğim türler. Kitabın en sevdiğim türler arasında olması aslında kötü bir şey , -kitap açısından- sonuçta kötü eleştiri yapmak için elimde daha cok malzeme oluyor.   Kitaba ön yargıyla basladım ama beni yanılttı kesinlikle güzel bir kitaptı. ÜKG sevdiğim bir tur grubu, özellikle Dublin'le New Adult zevklerimiz kesinlikle uyuşuyor derken Acıtan Güzellik turunda "mu acaba" dedim. Kesinlikle vasat bir kitaptı çünkü. Yani ön yargım bu yüzdendi. Güzel dediler ama ya Acıtan Güzellik gibi olursa demiştim. 


Sonuç olarak okursam biter diye korktuğum, okumazsam meraktan ölürum dediğim bir kitap oldu.

Kapağına yapacak yorum bulamıyorum. Kapağı için alacağım kitaplardan biri.

Daha fazla uzatmadan kitabın konusundan bahsetmek istiyorum.

Her şeyden vazgeçtiği an da bir öpücük onun hayata dönmesini sağlar fakat  ortadan kaybolmasına engel olamaz...

Ella en yakın arkadaşı Lila, yeni okulu yeni evi ve yeni çevresiyle bambaşka bir Ella olmuştur. Kitabın başlarında sıradan bir bayan karakter diyorsunuz ama kitap ilerledikçe Ella'yı daha yakından tanıyorsunuz ve sıradan karakterlerden ne kadar farklı olduğunu görüyorsunuz.

Micha, Ella'dan sonra müzisyenliği bırakmış, sarı saclı mavi gözlü yakışıklı badboyumsu bir karakter. (badboyumsuya dikkat çekerim :P)

Micha, Ella'nın hakkında kimsenin bilmediği kadar şey biliyordur ve ona aşıktır. Ella ise 8 ay boyunca ortadan kaybolup Micha'yı Ellasız bırakmıştır ve bu süre içinde Micha hiç pes etmemiştir.Onu aramaya devam etmiştir. Tam yaklaştığı an da Ella geri dönmüştür. 

Gerisini söyleyemem bu aralar antispo oldum  
New Adult seven herkesin seveceği bir kitap...
ÇEKİLİŞ

20 Mart 2014 Perşembe

RKBT 4. Gün || Lena Diaz "Gölgeleri Kovala" || Filmler

Çekilişe Katılmak için tıktık ve tıktık

YEŞİL YOL

Yeşil Yol



Vizyon Tarihi: 17 Mart 2000 (3s 9dk) 
Yönetmen: Frank Darabont
Tür: Fantastik , Polisiye
Ülke: ABD

Paul Edgecomb'un hapishanedeki görevi, idama mahkum edilen mahkumları son yolculuklarına uğurlamaktır. Çalıştığı yıllar içerisinde yüzlerce mahkumu idam etmiştir. Bir gün John Coffey isimli korkutucu görünümlü bir adamla tanışır. Ancak Coffey'in bu ürkütücü görünümünün altında oldukça saf bir ruh yatmaktadır. Coffey, iki küçük kız çocuğunun katil davasında yargılanmaktadır. Coffey'in günden güne gün yüzüne çıkan dünya ötesi güçleri, karakteri hakkında yeni ipuçlarını anbean ortaya çıkaracaktır.




Kuzuların Sessizliği

Kuzuların Sessizliği


Vizyon Tarihi: belirsiz (1s 58dk) 
Yönetmen: Jonathan Demme
Tür Korku , Gerilim
Ülke ABD

Akademiden mezun olmuş genç FBI ajanı Clarice Starling, FBI ajanı kurbanlarının derilerini yüzen sapık bir katilin elinden bir kadını kurtarmaya çalışır. Clarice, katile ulaşmak için başka bir psikopat olan ünlü doktor Hannibal Lecter ile yakınlaşır. Lecter’dan bilgi alması için önce onun güvenini kazanması gerekmektedir. 1992 yılında 7 dalda Oscar’a aday olan film, yönetmeni ve başrol oyuncularına altın heykelciği getirirken en iyi film ve en iyi senaryo uyarlaması dalında da ödüle hak kazanmıştı.


Akıl Defteri


Akıl Defteri


Vizyon Tarihi 27 Temmuz 2001 (1s 56dk) 
Yönetmen: Christopher Nolan
Tür Gerilim
Ülke ABD


Leonard Shelby, ucuz otel odalarında konaklayan ve sadece nakit para kullanan biridir. Şık giysiler giyip, Jaguar marka araba kullanan Leonard, dışarıdan işadamı gibi görünmektedir. Fakat aslında hayatını karısına tecavüz edip öldüren kişiyi bulmak için adayan biridir.
Ne yazık ki Leonard’ın bu yolda ciddi bir engeli vardır, yaşadığı, çok ender rastlanan ve tedavi edilemeyen bir tür hafıza kaybı. Her ne kadar hayatının 'kaza'’dan önceki dönemlerini hatırlayabiliyorsa da, bazen 15 dakika öncesinde nereye gittiğini ve nerede olduğunu bile unutabilmektedir.




Prestij
Prestij (2006) afişi



Vizyon Tarihi:22 Aralık 2006
Yapımı: ABD
Tür:Dram , Fantastik , Gerilim
Süre:130 Dak.
Yönetmen:Christopher Nolan


Beğenilen yönetmen Christopher Nolan’dan (“Memento,” “Batman Başlıyor”) illüzyon kumaşından örülmüş bir macera geliyor. Bu beklenmedik dönüşlerle dolu gizemli öyküde, Viktorya Devri’nde iki sahne sihirbazı, giderek şiddetlenen bir savaşa ve birbirlerinin mesleki sırlarını ortaya çıkartmak için doymaz bir susuzluğa dönüşen güçlü bir rekabete girişiyorlar. Bu iki görkemli adamın cüreti tutkuya, şovmenliği bilime ve hırsı dostluğa kırdırmalarının sonuçları tehlikeli, ölümcül ve hileli oluyor. Her şey yüzyılın başında, hızla değişen Londra’da başlıyor. Sihirbazların ünlü ve en üst mertebede idol olarak kabul edildikleri bir zamanda, iki genç sihirbaz şöhrete giden yolu çizmeye başlarlar. Gösterişli, sofistike Robert Angier (HUGH JACKMAN) tam bir şovmenken, yontulmamış ve gelenekçi Alfred Borden (CHRISTIAN BALE) sihirli fikirlerini gösterme yeteneğinden yoksun, yaratıcı bir dahidir. Birbirlerini takdir eden arkadaşlar ve ortaklar olarak yola çıkarlar. Ama en büyük numaraları ters gidince, aralarında ömür boyu sürecek bir düşmanlık başlar; ikisi de bir diğerini geçme ve altüst etme niyetindedir. Sürdürdükleri aşırı rekabet, her numarayla, her gösteriyle daha da büyür; ta ki sınır tanımayana, hatta elektriğin yeni ve inanılmaz güçlerini ve Nikola Tesla’nın bilimsel dehasını işin içine dahil edene dek...

19 Mart 2014 Çarşamba

RKBT 3. Gün || Lena Diaz "Gölgeleri Kovala" || Yorum & Çekiliş



Yorum
Gerilim-Polisiye kitaplarını pek sevmiyorum. Filmini izlemeyi tercih ediyorum. Ama bu türü Lena yazınca filmden bir farkı olmuyor. Her şey film şeridi gibi geçiyor gözümün önünden. :)) 

Gölgeleri Kovala'dansa orijinal adı olan Simon Says Die daha çok yakışıyor. Ama kesinlikle bizim kapağımız orijinal kapaktan daha güzel. 

Medison biri tarafından takip edildiğini hissetmektedir ve ilginç notlar bulmaktadır. İşler o kadar planlıdır ki, polis bile kanıt bulamamıştır...

Logan, Pierce'tan Medison'ı kontrol etmesini rica etmiştir. Medison daha önce Pierce'ı terk etmiştir. Buna rağmen Pierce onu kontrol etmeye gider... ve takip başlamıştır.

Ölüm Oyunları Serisi'nin (The Deadly Games) ilk kitabı olan Ölüm Falı'ında Lena sevdiğim yazarlar arasında yerini almıştı şimdi ise en sevdiğim yazarlar arasında. Serinin üçüncü kitabı olan Deadly Games'i sabırsızlıkla bekliyorum. Eksik Parça'nın sayfasına mesaj mı atsam, ''Simon diyor ki; üçüncü kitap için acele et'' diye :P ''okuyanlar bilir'' cümlesini kesinlikle seviyorum :P



ÇEKİLİŞ

14 Mart 2014 Cuma

RKBT 3. Gün || Barbara Freethy "Geceye Fısıldanan Dilekler" || Yurtdışı Yorumlar - ÇEKİLİŞ


İlk defa Yurtdışı Yorumlar görevini aldım. Eğlenceli bir görevmiş aslında :D Kitap hakkında çok ilginç yorumlar vardı :))

Yorumlara GoodReads sitesinden baktım. Bir yıldız olmadığı için iki yıldızla bitti yorumlar. Eee bu kitaba kim bir yıldız verebilir kii :D

Kitabımızla uyumlu olsun diye yıldız yerine cupcake kullanmaya karar verdim. Birde Dracula'lı cupcake bulunca tam benlik dedim :D 


Ama şunların güzelliğine bakın yaa ^_^

YURTDIŞI YORUMLAR

Sıcacık bir hikaye... Üç kadın, üç doğum günü ve hayatlarınısonsuza dek değiştirecek kararlar...



Yenilikçi bir fikirle birlikte sağlam bir kurgusu var ama sevip sevmediğimden emin değilim. Çok sevmedim bundan eminim fakat sevmiyorum da diyemem. Belki de doğru zamanda okumadığım için böyle oldu.Başka bir zamanda okusaydım belkide çok severdim.



Üç kadının üç farklı dileklerinden bahsediyor. Her birinin doğum günü için farklı isteği var. Liz aşk istiyor, Carole ailesini geri kazanmak istiyor, Angela yeni bir aile kurmak istiyor. Hikayenin devamına göre her biri hayatını yeniden gözden geçirme şansına sahiptir.



Emin değilim, karar vermek için serinin diğer kitaplarını okumam gerekiyor.

13 Mart 2014 Perşembe

RKBT 2. Gün || Barbara Freethy - Geceye Fısıldanan Dilekle || Yorum ve Çekiliş


Geceye Fısıldanan Dilekler (Wish, #1)
YORUMUM


Üç farklı kadın üç farklı dilek... Geceye Fısıldanan Dilekler son derece eğlenceli bir kitaptı. Kapağı, sayfa kalitesi ve benim için en önemli şeylerden biri olan yazı puntosunun boyutu çok iyiydi. 

Doğum günü aynı gün olan üç farklı kadın var kitapta ve her birinin farklı dilekleri... 

Liz 30 yaşında, doğum günündeki dileği yeni bir aşk... Tam da hastanenin terasında doğum günü dileğiyle birlikte küçük kekinin üstündeki mumu üflerken bir yabancı belirir kapıda...

 Angela 35 yaşında, dileği bebeğinin olması... İyi bir aileye, iyi bir eşe sahip fakat yıllardır çocuğu olmuyordur. Ailesinin ve eşinin ona hazırkadığı doğum günü partisini terk eder.

 Carole 40 yaşında, eşini ve çocuklarını kaybetmesine neden olan bir dileği vardır. Karakterler, kurgu, anlatım oldukça güzeldi. İçinizi ısıtacak bir roman...


Serinin diğer kitaplarını sabırsızlıkla bekliyorum.


ÇEKİLİŞ
a Rafflecopter giveaway


Kitap Tanıtımı

Orjinal Adı: A Secret Wish

Seri Bilgisi: Wish #1

GoodReads Puanı: 3.77

Türkçe Yayın: Novella Yayınları

Sayfa Sayısı: 208

Çeviri: Laden İldeniz




Dilekler, gökyüzünü aydınlatan yıldızlar gibidir...
Doğum günleri, umutla sarıldığımız dileklerin gerçekleşmesini umduğumuz özel günlerdir… Aynı gün doğup birbirlerinden habersiz olan Liz, Angela ve Carole tam da bu duygularla mumlarını üflerler. Bir dilekle her şeyin değişebileceğine inanmaktan yıllar önce vazgeçen bu üç kadın, son bir umutla dileklerine sımsıkı sarılırlar. Ve kader, hayatı, aşkı ve mutluluğu yeniden yaşamak isteyen bu üç kadının seslenişine duyarsız kalmaz...


"Güzel yazılmış modern bir aşk romanı olan Geceye Fısıldanan Dilekler, okuyanların kalbini ısıtacak birbirinden farklı üç hayatı tek kitapta birleştirmiş. Barbara Freetynin keyifli anlatımıyla sizi saracak bu kitap kendinize vereceğiniz güzel bir hediye."
-Romance Junkies-


"Barbara Freety Geceye Fısıldanan Dileklerle kahve tadında bir okuma sunuyor. Birbirinden habersiz üç kadının dileklere tutunan yaşamlarını okumak, özellikle kadınlar için muazzam bir deneyim olacak."
-Cupcake On Books-


"Bu kitabı okurken kendinizden ve tanıdıklarınızdan bir şeyler bulacağınız muhakkak. Geceye Fısıldanan Dilekler, âşık olmak, aile kurmak ve mutlu hatıralar yaratan anlar yaşamak üzerine yazılmış ilham veren bir roman."
-Romantic Times-