10 Haziran 2013 Pazartesi

Altın Bilek Yayınları


15 tane Macera-Polisiye-Gerilim seti ,Altın Bilek Yayınlarından...





Fotoğraf: 15 şahane macera-polisiye-gerilim kitabından oluşan bir setimiz var... Bu kitaplardan en beğendiğiniz hangisi? Ya da okuma listenizde olan? Bizimle paylaşır mısınız?


Kitaplara bir göz atmaya ne dersiniz?


İki Mevlit Bir Ölü


Sevdiğin adam evliyse onu sevmekten vazgeçebilir misin?

Yeliz hem en çok sevilen hem de en çok öldürülmek istenen. Onu bu kitaptaki herkes, kitabın yazarı da dahil olmak üzere istisnasız herkes öldürmek istiyor. 

Emre, Faruk, Aysun, Sümeyye, Nesrin, Selçuk ve diğerleri.. Bir ölüm sonrasında bir ölümü daha hazırlamak için bir araya gelmiş ruhlar gibiler. 

Peki ölen ve öldüren kim olacak?

Güzel ve genç bir kadın, karizmatik bir erkek, uysal bir polis, aldatılan bir eş ve garip akrabalar. 

Mehmet Erkan kıskançlıklarıyla, hırslarıyla, dedikodularıyla akrabalık ilişkilerini ele alıyor. Akrabalık çemberinde sıkışmış bir yasak aşkı ve o çemberin etrafında gelişen cinayet planlarını anlatıyor... Güçlü anlatımı, tanıdık karakterleri, yaşamın geçtiği bildik sokakları ve herkesin zaman zaman dönmek zorunda kaldığı köşeleriyle tam da yaşadığımız ikilemleri gözler önüne seriyor roman.

Bir kadını kaç kişi öldürmek isteyebilir? 
Bir kadını kaç erkek sevebilir?
Peki ya hangi sevgi gerçektir?





Karanlık Çukur


"John Connolly ,Ölüm Sanatçısı ile şaşırtıcı bir çıkış yakaladı. Karanlık Çukur da aynı derecede vahşilikte açık sözlü; ama sıkı ve şüphe dolu öyküyü saran masalların yankılandığı daha melankonik bir tonda anlatılmış. Karanlık Çukur en iyiler arasına girmeyi kesinlikle hak ediyor."Guardian
"Connolly'nin çağrışım yapan yazısı tuhaf bir biçimde şiirselliğe çok yakın."Independent
"Bu ikinci roman Ölüm Sanatçısı'ndan daha kurnazca ve karmaşık yazılmış. Connolly'nin lirik dili ve araya sokulmuş olan esrarlı metinleri James Lee Burke'ü andırıyor."Sunday Telegraph
"Zekice, şık, edebi ve iyi araştırılmış. Bu roman John Connolly'nin önde gelen cinayet romanı yazarlarımızdan biri olduğunun kanıtlıyor"Mail on Sunday
"Asil ve son derece iyi bir cinayet romanı"Sunday Tribune, Dublin








Solgun ışık, büyük mağarayı aydınlatırken tabanını oluşturan temiz deniz suyunu da altın gibi parıldatıyordu. Biçimsiz duvarlar, dans eder gibi ilerleyen titrek, ölgün ışıkla birlikte karanlıklarını soyunup ürkütücü varlıklarını sergiliyorlardı sanki. 5,5 metrelik, tek direkli ahşap sandalın burnunun yardığı sular tertemizdi ve geniş deniz mağarasının içinde, karanlıkta sonsuza dek uzanıyor gibiydiler. Sandalın yukarıya kıvrılan pruvasının en önünde bir bacağını ileri atmış üzerinde yırtık pırtık mavi bir urbayla bir ihtiyar duruyordu. Elindeki kandili öne doğru tutmuş, yorgun yeşil gözleriyle ileriye bakmaktaydı. Arkasında, kaslı vücutlarını kaplayan bronz tenleri güneşte yanmış iki adam kürek çekerek sandalı götürmekteydiler. Mağaranın içinde hava serin olmasına rağmen terden sırılsıklamdılar. Aralarında bire yarım metre boyunda tahta bir sandık duruyordu. Sandığın sac bağları paslıydı ve aralıklanmıştı. Hiç de değerli bir malzeme taşıyor gibi durmuyordu.






Belfast'te başlayan salgın, giderek yayılmaya başlarken, gündelik yaşam da geri dönülmez bir eşikten geçerek, giderek bir kâbusa dönüşüyor. Başlarda tek tük ama sonradan korkutucu sayıda insanın etkilenmeye başladığı virüs, kontrolden çıkmaya başladıkça, salgınla mücadele etmekte olanlar da sinirsel problemler yaşamaya ve çözüm üretecekleri yerde sorunları büyütmeye başlıyorlar. Panik, dedikodu, yanlış bilgilendirme, insanların ben egosu ve bencillikleri bu kez bütün bir insanlığın yok olmasına sebep olabilir. Ama belki de hâlâ bir şans vardır... Bildik bir kahramanı olmayan ama gerçekçiliğiyle göz dolduran, baştan sona sürükleyici bir yok oluş macerası... Kızgın güneş, harabeye dönmüş şehrin nasırlaşmış kiremitleri ve harçları, yaşam ve ölüm arasındaki acımasız ve kanlı mücadeleye ev sahipliği yaparken, tek umut yeniden insanlığı keşfetmek olacak..



Gizemli Ev






Veee Edgar Wallace Türkçe'de...

Polisiyede ustaların ustası, üstatların ilham kaynağı...

Bir yabancı, "editör" ile görüşmek için Londra'da küçük bir yayınevinin ofisine gider. Editörün yüzü bir örtüyle tamamen sarılmıştır. Hiçbir şey göründüğü gibi değildir ve elit kesime dair güçlü bir dedikodudan fazlasını kafaya koydukları kısa zamanda açığa çıkar. Şantaj ve fırsatçılık gündemdedir. Gizli polis şefi T. B. Smith'in evinden biraz uzakta yaşayan milyoner Bay Farrington'un kapısında iki adam ölü bulunduğunda, artık şantaj bağlantılarının ortaya çıkması yakındır. 

Bu adamları şantajcı mı vurmuştu? 

Ya da kim gerçekten göründüğü gibiydi?..

Tüm sırların hem kaynağı hem de saklandığı yer olan Gizemli Ev, çevresinde örülen entrikalar ve tüm bunların içinden çıkmaya çalışan, zeki, nüktedan, pratik zekâlı ve uyanık Poltavo...

Tam adı Richard Horatio Edgar Wallace olan yazar, yazdığı 175 romanın 160 tanesi sinemaya uyarlanmış, King Kong gibi efsanevi bir öykü ve William Tell gibi bir halk kahramanı yaratmayı başarmış, geçtiğimiz yüzyılda Amerika'nın gerçek çok satar yazarı olmuş güçlü bir kalemdir. Yazdıklarıyla Stephen King, Scott Turow, Michael Connolly ve Lee Child gibi usta yazarları etkilemiş olan Wallace, Amerika'da, polisiye kitaplar konusunda Sherlock Holmes'ün yaratıcısı Conan Doyle ve Hercule Pariot'un yaratıcısı Agatha Cristie kadar saygın ve popülerdir. Ölümünün otuzuncu yılı anısına The New York Times gazetesinde yayınlanan özel biyografide, "O olmasaydı, bugünün pek çok polisiye - gerilim yazarı henüz kurguda emekliyor olurdu," diye yazılmaktadır. 

Gizemli Ev, Wallace'ın hayal gücüyle ördüğü muhteşem kurgu dünyasına adım atmak için bulunmaz bir fırsat...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder