Merhaba arkadaşlar
Uzun zamandır yorum paylaşamıyorum. Yorumlarım normalde de çok sık değildir fakat daha önce hiç bu kadar uzak kalmamıştım blogumdan. Okuyup yorum yapamıyordum fakat bu sefer okuyamadım da.
Dedem 35 gündür hastanede yatıyordu Eskişehir'de. Eskişehir- Bursa, hastane-ev derken kitap okuyamadım. Açıkçası canım okumakta istemedi bu durumda. Dedemi 35. günün sonunda kaybettik 14.07.2014 02.02 tarihinde.

O kadar süre boyunca hastalığının nedenini anlayamamışlardı. 32. gün kanama başlayınca ameliyata aldılar. Ameliyata giderken sedyeden herkese el salladı. Daha sonra onlar asansörden çıkarken koşarak ameliyathanenin önüne çıktım ve orada dedem beni öptü, bende onu öptüm. Ameliyat 2 saat içinde bitti ve iyi olduğunu söylediler, aynı günde uyandı.Yarın yürüteceklerini söylemişlerdi ve pijama terlik istemişlerdi. O an ne kadar mutlu olduğumu anlatamam. Reanimasyonda yatarken sadece belinde bir çarşaf sarılıydı, şimdi ise terlik ve pijama istiyorlardı, hemen aldık. Ertesi günü sabırsızlıkla bekliyordum. Ertesi gün yanına girdim. 34 gün boyunca dedemin ilk defa sesini duydum. Su istediğini söylemişti. Yanına ilk defa birden fazla kişi girebilmişti. Kuzenim, annem ve ben girmiştik. Süremiz bittiğinde yine öptüm ellerini, ben kapıdan çıkana kadar gözlerimin içine baktı bende ona baktım.Ama bana bakışları bu sefer bir başkaydı. Gözleri parlamıyordu bana bakarken bu sefer. Dışarı çıktığımda tüm kardeşleri-dedem 7 kardeşin en küçüğü- yakınları benim yanıma geldi. Dedemin bakışlarının anlamını çözmeye çalışırken, bana kötü bir şey mi var diye sordular. Bakışlarından bahsedemedim kimseye sadece daha iyi dedim. Onlarda bunu duyduklarına sevinmişlerdi. Onunla o kadar çok planımız vardı ki. Bakışlarının tahmin ettiğim bakışlar olmaması için dua ediyordum. Aynı akşam bilincinin kapandığını öğrendim. Ayağını gıdıkladığımızda her zaman kızan adam o gün anneme tepki vermemişti. ertesi gün saat 02.02 de dedemi kaybettim. Vefat etmeden önce son içtiği su zemzem suyuydu ve son duyduğu şeyde Kur'an'dı. O bakışları o zaman anladım.Yine herkes hastanedeydi. O kadar çok seveni vardı ki dedemin... Daha sonra olanlar aklımdan gitmese de hatırlamak istemiyorum.
Eve döndüğümüzde evde çok kalabalıktı. Kars, İzmir, İstanbul, Adapazarı, Ankara, Bursa, Eskişehir, Almanya, Fransa, Hollanda'dan dedemin tüm sevenleri oradaydı.Gelenlerin yarısı parktaydı. Sığmamışlardı eve. Dedem herkesi çok severdi, herkeste onu. Mezarına gittiğimde beyaz taşlarla üstüne ''Kankam'' yazdım. İlk defa elini değilde toprağı öptüm. Dedem 62 yaşındaydı, ölümün yaşı olmaz ama daha erkendi be dedem :( Babalar günü için aldığım hediye bile paketiyle dolapta duruyordu.
Sana verdiğim sözleri tutacağıma söz veriyorum kankam. Her zaman bana ''Gurur kaynağım'' derdin, her zaman öyle olmak için elimden geleni yapacağım...

Sana verdiğim sözleri tutacağıma söz veriyorum kankam. Her zaman bana ''Gurur kaynağım'' derdin, her zaman öyle olmak için elimden geleni yapacağım...
Daha önce blogumda hiç bu şekilde özel bir yazı yayınlamamıştım ama uzun zamandır paylaşım yapmadığımı söyleyen bir kaç kişi için bu yazıyı yazmak zorunda kaldım.Bugün bir kitap bitirdim, yorumumu en kısa zamanda paylaşacağım.
Bu arada yazımda noktalama işaretleri, anlam bozuklukları vs. bolca mevcut sanırım. Yazarken dikkat etmedim ve ikinci kere okumadım. Kusura bakmayın.
Herkese mutlu ve sağlıklı günler diliyorum. Yorumumda görüşmek üzere.
Bu arada yazımda noktalama işaretleri, anlam bozuklukları vs. bolca mevcut sanırım. Yazarken dikkat etmedim ve ikinci kere okumadım. Kusura bakmayın.
Herkese mutlu ve sağlıklı günler diliyorum. Yorumumda görüşmek üzere.